Yunanistan Göç ve İltica Bakanı Notis Mitarakis toplumsal medya hesabı üzerinden, Türkiye’den itilen 56 göçmeni Rodos kıyılarında kurtardıklarını sav etmişti. Mitarakis’in attığı tweet’te İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu etiketlemesi dikkat çekmişti.
YUNAN BAKAN’A, ÜSTÇAVUŞ SEVİYESİNE YANIT
Sahil Güvenlik Komutanlığı husus üzerine Yunan Bakan’a hitaben “üstçavuş” seviyesinde bir açıklama yayımladı. Kıyı Güvenlik Komutanlığı Kıdemli Üstçavuş Hasan Baş, tarafından yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi:
“Türk Kıyı Güvenlik Komutanlığı olarak biz, sistemsiz göçmenleri engellemek üzere tüm geçiş güzergahlarını daima olarak denetliyoruz. Bilhassa, Yunan Kıyı Güvenlik ögeleri tarafından Türk Karasularına geri itilerek, çaresizliğe ve vefata terk edilen sistemsiz göçmenlerin hayatlarını kaybetmemesi için, denizden, karadan ve havadan 7 gün 24 saat vazife yapıyoruz.
“ANLATILANLAR, GÖÇMENLERİN HAYATINI HİÇE SAYDIĞINIZI GÖZLER ÖNÜNE SERİYOR”
Yaşanan geri itme olaylarının neredeyse tamamında, Türk Kıyı Güvenliği tarafından kurtarılan sistemsiz göçmenlerin anlattıkları, Yunanistan‘ın göçmenlerin hayatını hiçe sayarak onları Türk Karasularına nasıl geri ittiğini de tüm açıklığıyla tekraren dünya kamuoyunun gözleri önüne sermeye devam ediyor.
“KELEPÇELEYEREK DENİZE ATTIĞINIZ GÖÇMENLERİ KURTARIYORUZ”
“HAYATINI KAYBEDEN HER GÖÇMENİN SORUMLUSU SİZSİNİZ”
Son yıllarda, sistemsiz göçmenler Yunan Kıyı Güvenlik güçlerinin uyguladığı baskı siyaseti ve geri itme stratejisi ile karşı karşıya kalmaları nedeniyle, denizden geçiş rotalarını İtalya’ya çevirmiştir. Bu rota, halihazırda tehlikeli olan göç seyahatini daha da tehlikeli hale getirmektedir. Daha büyük deniz vasıtaları, kapasitelerinin çok üzerinde sistemsiz göçmenlerle doldurularak büyük facialara neden olmaktadır. İtalya rotası da dahil olmak üzere bu tehlikeli seyahatlerde hayatını kaybeden her bir göçmenin sorumlusu Yunanistan‘dır.
“YUNAN MAKAMLARINI İNSAN HAKLARINA UYGUN DAVRANMAYA ÇAĞIRIYORUZ”
Türkiye ve Avrupa Birliği ortasındaki sistemsiz geçişlerin sürdürülebilir halde azaltılabilmesi gayesiyle, 18 Mart 2016 tarihinde varılan mutabakatın kendisine yüklediği tüm sorumlulukları yerine getiren ülkemizin, çabasına aktiflikle devam edebilmesi için, tıpkı mutabakatın sorumluluklarını Yunanistan tarafından da yerine getirilmesi ve sistemsiz göçmenleri insan haklarına ve memleketler arası hukuka muhalif olarak geri itmeye son vermesi kuraldır. Ölümlerle ve azaplarla yapılan geri itme olaylarının son bulması, daha fazla sistemsiz göçmenin hayatını kaybetmemesi ve seyirci kalınan bu zulmün bitmesi için insan haklarını hiçe sayan Avrupa Birliği ve Yunan makamlarını, memleketler arası hukuka ve insan haklarına uygun davranmaya çağırıyoruz.”